İş Sağlığı Güvenliğinin Ekonomik Getirileri
İş Sağlığı Güvenliğinin Ekonomik Getirileri

İş Sağlığı Güvenliğinin Ekonomik Getirileri

2013 yılında hayatımıza giren İş Sağlığı ve Güvenliği sözünü 2013 yılından itibaren daha sık duyar ve uygular olduk. Avrupa Uyum Yasaları kapsamında ülkemizde çıkartılan bir sistemdi. Bu yasa ile ülke olarak amacımız ; Avrupa standartlarında İşci Sağlığına ve İş Güvenliğine önem veren işletmeleri Türkiye devletine kazandırmaktı. Ancak İş veren ve çalışanlar bu disipline uyum sağlayamadılar. Bu sebep ile yasa üzerinden seslerde oldukça yükseldi. Ancak hükümet geri adım atmadı. 6331 sayılı kanunu uygulanmaya başlandı.

Peki hiç düşündük mü zorunlu tutulan  İş Sağlı ve Güvenliği’ nin Bireysel ve toplumsal olarak ekonomik getirileri nelerdir ?

İş sağlığı ve İş güvenliği ilgili tedbirleri hep ihmal ediyoruz .Önemsemediğimiz bu konu almadığımız  tedbirler ekonomik büyüme için önemli bir faktör…

Ülkemizde her yıl yüzlerce kişi  iş kazası sonucu ya  hayatını kaybediyor yada uzuv kaybı sebebiyle özürlü kalıyor. Aile ekonomisi ve toplamda ülke ekonomisine yansıyan kısım ise milyarlarları buluyor. Birde olayın manevi tarafı yetim kalan çocuklar, dul kalan eşler, gözü yaşlı anneler yıkılan aileler yıllarca süren davalar.

İş kazalarının doğrudan Ekonomiyi ve Ekonomik Büyümeyi doğrudan etkilediğini gelin hep beraber inceleyelim..

Mahmut’un bir et firması var ve yanında 25 kasap çalışıyor. Hazırladığı et ürünleri özel ve katma değeri çok yüksek.

Vergisini ödüyor ve sattığı ürünlerle ülke ekonomisine büyük katkı sağlıyor.

Ancak iş yerinde, sağlık ve güvenlikle ilgili tedbir alınmıyor. Çünkü Mahmut bunun çok pahalı ve işe yaramaz olduğunu düşünüyor.

Bu sebeple kaza ve hastalık oranı artıyor. 25 kişiden her gün 2 ya da 3 kişi hep rapor alıyor.

Bu sebeple firmanın üretim gücü azalıyor. Mahmut çalışanlarının tazminat ve sağlık masraflarını ödemek zorunda kalıyor.

Mahmut  yeni işçi bulup çalıştırmak zorunda. Ancak yeni işçi yeni sorunlar getiriyor bu hem zaman hem de para kaybı demek…

İş yerinde yaşanan işçi sirkülasyonu sebebi ile işin kalitesi de düşüyor. Bu sebeple müşteri kaybına uğruyorlar ve işçilerin morali bozulduğu için üretkenlikleri azalıyor.

Hasta ve özürlü işçilerin gelirleri ve doğal olarak refah seviyeleri düşüyor.

Bu sebeple işçilere bakan aile ve arkadaşlarının yükü artıyor.

Tedavi maksadıyla işçiler mali destek aldığı için bu durum ekonomiye de yük oluyor.

Vasıflı işçiler Fiziksel olarak iş yükünü kaldıramamaya başlıyor, işten ayrılıyor ve bu sebeple devletin sigorta harcamaları da artıyor.

Bu ve bunun gibi sebeplerle toplum ve ekonomi de üretkenlik azaldığı için mahmut gibi şirket sahiplerinin ekonomik büyümeye katkısı azalıyor.

Ülkemizde  iş yerindeki kazalardan dolayı yıllık on binleri geçen  iş günü kayboluyor… iş kazaları sebebiyle  çalışanların yüzde 75’i bir gün, diğer yüzde 25’i ise bir aydan fazla rapor alıyor.

İş günü kaybı , üretkenliğin büyük oranda azalması anlamına geliyor.

‘’ ÖNLEMEK ÖDEMEKTEN DAHA KOLAYDIR’’

iş sağlığı ve güvenliği tedbirleri hayat kalitemizi arttırır o zaman şunu diyebiliriz kurallar insanı hayatta tutar. Kurallara uy tedbirini al bireysel ve toplumsal kazanç sağla. Sağlıcakla kalın……